-- Adversting 9 REKLAM ALANI --
AA
Her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turisti ağırlamasıyla "turizmin başkenti" olarak nitelendirilen Antalya, tarih boyunca da uğrak bir bölge olarak öne çıkıyor.
Geçmişte Likya ve Pamfilya gibi antik uygarlıkların yanı sıra çok sayıda devletin de egemenliğinde kalan Antalya'da yaklaşık 20'si düzenlenmiş, 50'den fazla antik yerleşim bulunuyor.
Kaş'a 30 dakika mesafedeki Patara, barındırdığı tarihi ve kültürel mirasın yanı sıra eşsiz kumsallarıyla da görenleri etkiliyor.
Demokrasinin ilk örneklerinden kabul edilen Likya Meclis Binası ve deniz feneri kalıntıları kentteki dikkati çeken eserlerin başında geliyor.
Patara'da doğan, yaşamının büyük bölümünü Demre'de geçiren Noel Baba olarak bilinen Aziz Nicholaus için ilçede yapılan Noel Baba Kilisesi de ilgi çeken tarihi mekanların başında geliyor.
Kaş'ın Kınık Mahallesi yakınlarında yer alan ve antik dönemde Likya'nın başkentliğini yapan Ksanthos Antik Kenti ise Likya kültürüne özgü dikme mezar anıtlarıyla göze çarpıyor.
Myra Antik Kenti'nin limanı olan Andriake de bölgeye gidenler için görülmesi gereken yerlerden. Likya Uygarlıkları Müzesi'nin de kurulu olduğu alanda antik dönem liman kalıntılarını inceleme fırsatı bulan ziyaretçiler, müzede de Likya bölgesi kalıntılarını yakından görme imkanını buluyor.
Yolu Kumluca'ya düşenler ünlü yardımsever Opramos'un memleketi Rhodiapolis'i gezerek tiyatrosu, hamamı, Opramos anıtı, kilisesi, nekropolleri ve çok sayıda su sarnıcı arasında tarihe yolculuğa çıkıyor.
Kemer'deki Phaselis Antik Kenti de Likya'nın önemli ticari limanları arasında bulunuyor. Geniş ve görkemli bir caddenin, tiyatro, agora gibi pek çok kalıntının görülebileceği şehir, eşsiz deniziyle de ziyaretçilerini büyülüyor.
Hamamları, su sarnıçları, kaya mezarları ve lahitleriyle dikkati çeken Arykanda Antik Kenti ise Finike-Elmalı kara yolunun 30. kilometresinde yer alıyor. Antik mimari açısından çok iyi korunmuş bir ören yeri olan Arykanda da bölgeye yolu düşen tarih meraklılarının görmeden geçmek istemediği kentler arasında yer alıyor.
Tatilini kent merkezinde geçirenler ise antik dönem, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı'dan izler taşıyan Kaleiçi'nin dar sokaklarını keşfedip Yivli Minare, Şehzade Korkut Cami, surlar, Hadrianus Kapısı, Osmanlı ve Rum mimarisinin izlerini taşıyan evleri görebiliyor.
Konumu itibariyle "kartal yuvasını" andıran Termessos Antik Kenti de mutlak görülmesi gereken yerler arasında. Büyük İskender'e teslim olmamasıyla bilinen antik kenti ziyaret edenler, görkemli yapısı ve konumuyla çağının en büyük ordusuna direnebilen şehri yakından tanıma fırsatı buluyor.
Side ve Aspendos antik kentleri de ait oldukları dönemde kilit rol oynayan yerleşimler arasında yer alıyor.
Side Müzesi de tarih meraklıları tarafından sıkça ziyaret edilen yerler arasında bulunuyor. Side Antik Kenti'ndeki Apollon Tapınağı kalıntıları özellikle gün batımında ziyaretçilerine eşsiz manzaralar sunuyor.
Şehir merkezindeki Karain Mağarası da ziyaretçilerini Yontmataş devrine yolculuğa çıkarıyor. Çevresinde gergedan, fil, su aygırı gibi hayvanlara ait kalıntılar da bulunan mağarada, on binlerce yıllık el baltası gün yüzüne çıkarıldı.
Bulunan eserlerin önemli bir kısmının Antalya Müzesi'nde sergilendiği mağara, insanlık tarihinin bilinen ilk dönemlerini merak edenler için bulunmaz mekanlar arasında yer alıyor