GALATASARAY ZİRVEDE

Cuma günü saat 20:00'ye Galatasaray-Konyaspor maçını koyan Federasyonun plansızlığı bir kez daha göze çarptı. Basit gibi gözüken bu durumlar aslında çok önemli. Galatasaray seyircisine İstanbul gibi bir şehirde Cuma günü bu saatte maç koymak işkence ya da diğer bir tabirle kapalı gişe olan stada seyirci gelmesini engellemekle eşdeğer. Galatasaray seyircisi bunlara alıştı artık çileyi çekiyor Galatasaray sevgisi ağır basıyor ses çıkarmıyor.
Madem Federasyondan başladık devam edelim. 3 haftadır maç yönetmeyen Abdülkadir Bitigen Galatasaray-Konyaspor maçına atanıyor. Bu hakem şampiyonluğu tek gol averajla kaybettiğimiz sezon Babel'in golünü iptal eden hakemdir. VAR hakemi ise 6 saniyeci Alper Ulusoy. Bu sezon 3. kez Galatasaray maçına VAR olarak atanıyor. Bu hakem de Galatasaray'ı cezalandırdığı 6 saniye kuralını başka hiç bir takım için uygulamamış, bunu geçtim MHK'nin hiç bir hakemi hiç bir sezon bu kuralı uygulamamış.
Galatasaray Cuma gecesi saat 20:00'da VAR sisteminin diğer 6 maçta olduğu gibi kesinlikle çalışmayacağı bir ortamda sahaya çıkıyor.
Gelelim orta hakeme. Herkes en çok faul olmayan pozisyonda Kerem'e çıkan sarı karta takmış. Tamam yanlış karar ama esas önemli olan Galatasaray orta sahasının top kapma enstantanelerinde nizami pozisyonlarının hepsinde oyunu durdurup Galatasaray aleyhinde faul vererek Galatasaray'ın ataklarını kesmesini kimse görmüyor. Konyasporluların en az 4 kartlık pozisyonunda kart vermeyerek rakibi cesaretlendirmesi ise bambaşka bir hinlik.
Maçtan sonra beğenmediğiniz Galatasaray'ın futbolu bu yüzden gözlerinizi rahatsız etti. Yani diğer 6 maçta olduğu gibi yine oyunu Galatasaray adına çirkinleştiren hakemdi. Hakemin kararlarını iyi analiz etmek istiyorsanız maçları tekrar seyredin, bu dediğimi gayet iyi anlayacaksınız.
Galatasaray Cuma gecesi maç fazlası ile lider oldu. Oturun ayaklarınızı uzatın hafta sonu diğer maçlardaki komedileri seyredin.
Beni Bir Galatasaraylı olarak en çok rahatsız eden şey. Galatasaray görünümlü taraftar, muhabir, yorumcu ve bilumum zerzevat. Beni takip edenler bunu gayet iyi bilir.
Bakın Galatasaray'a öyle bir fikstür hazırlamışlar ki sezon başlar başlamaz, 9 maçın 6'sı deplasman.
Hakemler ve VAR düzeni işin başka bir boyutu.
Yani Galatasaray'ın işini sezon başında bitirelim, saf dışı bırakalım, geçen sezon olduğu gibi orta sıralarda debelensinler.
Ne tesadüf ilk maç Antalya deplasmanı. Antalyaspor 16 maç yenilmemiş. Galatasaray, Antalya'yı yenip bu ünvanı sonlandırıyor. Galatasaray görünümlüler Antalya çok kötüydü diyor. Aynı Antalya Trabzon'a 5 atıyor. Herkes suskun.
Giresun maçı tam bir futbol kazası. Tek hata, tek pozisyon, tek gol yeniliyorsun. Atakların golle sonuçlanmıyor.
Trabzonspor'a gidiyorsun geçen senenin şampiyonu Trabzon çok iyi takım yeni transferleriyle tam oturdu deniliyor. Galatasaray galibiyeti kaçırıyor,deplasmandan 1 puanla dönüyor. Trabzon'a kızıyorlar, yine hepsi dut yemiş bülbül.
Gaziantep Lider olarak geliyor karşına şöyle övüyorlar böyle övüyorlar, Galatasaray 10 kişiyle onu da yenip gönderiyor. Yok Antep'te falanca şöyle oynamış filanca böyle oynamış ardından derin sessizlik.
Kasımpaşa deplasmanı ezerek yeniyorsun, Kasımpaşa zaten çok zayıf diyen averaller Galatasaray maçı 2 öncesi maçtan 6 puanla gelmiş Kasımpaşa bu sefer onların acizliğine biz söyleyecek söz bulamıyoruz.
Bütün hevesleri Konyaspor üzerine odaklıydı. Galatasaray'ın yenilmesini ve 3 puan bırakmasını arzuluyorlardı. Konyaspor 6 maçta hiç gol yemeyen, lider olarak Galatasaray'ın karşısına gelen, geçen seneden bu yana oturmuş kadrosuyla, Galatasaray görünümlü taraftarları, muhabirleri, yorumcuları ve rakipleri bir hayli heyecanlandırdı.
Ama hepsini üzen Galatasaray'dı. Maçtan sonra Galatasaray şöyle kötüydü böyle kötüydü diye çığırtkanlık yaparak, üstelik Galatasaray taraftarının üzerinden para kazananların bu yollara sapması da son derece enteresan ve mide bulandırıcı.
Birde en çok dikkatimi çeken Galatasaray'ın bu sezon oynadığı 7 maçındaki 7 rakibinin 7 kalecisi de aşırı hırslı ve motive idi. Bir Günay'ın yediği 2. golden sonra kendini bu kadar çok paralamasının görüntüleri gözümün önünden gitmiyor, bir de bugüne kadar hiç bir aşırı davranışını görmediğimiz Sehiç'in maçın sonlarındaki öfkesiyle kırmızı kartı görmesinin görüntüleri.
Bütün engellemelere, bütün zorluklara içten saldırılara karşı Galatasaray'ın bütünlük içinde yani taraftarıyla, futbolcusu, teknik ekibi ve yönetimiyle birlik ve beraberlik içinde bu tehlikeli organize kötülüğe karşı kenetlenerek Cumhuriyetimizin 100.yılında 23. şampiyonluğa ulaşmasının formulü Cumhuriyet'in ilan edildiği yıl olan 1923 tarihinde gizli.
1923 yılında ilan edilen Cumhuriyetin 100. yılında Galatasaray'ın 23. Şampiyonluğu en büyük arzumuz.
Kalın Sağlıcakla...
Melih ALPAN